Halk arasında yumurtalık gençleştirme olarak da bilinen PRP metoduna ait Bayan Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar …
Halk arasında yumurtalık gençleştirme olarak da bilinen PRP metoduna ait Bayan Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, “PRP yoluyla yaklaştığımız erken menopoz olgularında bizatihi gebelikler oluşuyor. Formül, hastanın kendi yumurtasıyla hamile kalması ve doğurganlığını muhafazası için bir fırsat veriyor” dedi.
Saç dökülmesinden cilt gençleştirmeye, ağrı tedavisinden ortopedik pek çok hastalığın tedavisinde de kullanılan PRP’nin kısırlığın tedavisinde de yenilikçi tahliller sunduğuna dikkat çeken Bayan Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, bilhassa erken menopoz yaşayan, yumurta sayısı düşük bayanlarda başarılı sonuçlara ulaşılabildiğini söyledi.
20’Lİ YAŞLARDA BİLE ERKEN MENOPOZ GÖRÜLEBİLİYOR
Farklı nedenlerden ötürü 20’li yaşlardan itibaren bayanların erken menopoza girebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Erkut Attar, “Bu nedenle şayet evlilik ya da bir birliktelik yoksa özelikle 35 yaş üstündeki hastalarda kesinlikle yumurta dondurmayı öneriyoruz. Öncelikle bu durum için farkındalığın artması epeyce kıymetli. Maalesef, bu hususta kâfi bilgi ve farkındalık olmadığı için de hastalarda yumurta dondurma süreci gecikiyor. Sonrasında da ya hiç yumurta tespit edilemiyor ya da çok az oluyor. İşte bu olgularda biz PRP formülüyle başarılı sonuçlara ulaşabiliyoruz” diye konuştu.
PRP SİSTEMİYLE TABİATIYLA GEBELİK GELİŞEBİLİYOR
PRP uygulamaları konusunda çok güzel tecrübeleri olduğunu belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Bayan Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Attar, kelamlarına şöyle devam etti: “PRP metoduyla yaklaştığımız erken menopoz olgularında zaten gebelikler oluşuyor. Yumurtalık rezervini artırdığını da bilgilerimiz kanıtlıyor. Münasebetiyle bayanlara kendi yumurtasıyla hamile kalması için yahut doğurganlığını korumak için bir fırsat veriyor” sözlerini kullandı.
BİLİMSEL ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR
PRP’nin kısırlık ve doğurganlık üzerinde kullanımının hala tartışılan bir husus olduğunu ve bilimsel manada çalışmaların hala devam ettiğini de hatırlatan Prof. Dr. Attar, mevzuyla ilgili görüşlerini şöyle lisana getirdi: “Bugün yaygın olarak kullandığımız klasik tüp bebek metodunda de, mikroenjeksiyon usulünde de başlangıç basamağında tedaviler ispata dayalı olmadan sürdürüldü. Hasebiyle bu tarafta eleştirilmesine ve ön yargılı olunması çok da gerçek değil kanısındayım. Kaldı ki erken yumurtalık yetmezliğinin ve düşük yumurtalık rezervinin şu anda diğer bir tedavisi de bulunmuyor.”
“DOĞRU HASTA SEÇİMİ ÖNEMLİ”
PRP’nin her hastaya uygulanamadığının altını çizen Prof. Dr. Erkut Attar, başarılı sonuçlara ulaşmak için gerçek hasta seçiminin ehemmiyetini belirterek kelamlarına şöyle devam etti: “İleri yaş hastası, az yumurta çıkan hastaya da PRP yapıyoruz. Düşük yumurtalık rezervi için sınıflandırma sistemleri var. Yumurta hacimleri rölâtif olarak düzgün, yaşları izafi olarak daha genç olan hastalar tercih edilerek uygulama yapılıyor. Yumurta hacimleri çok küçük, menopoz mühleti çok uzun, yaşı ileri olanlara PRP’yi genel olarak uygulamıyoruz. Münasebetiyle seçerek uyguladığımız hastalarda sonuçlar çok yeterli. Erken yumurtalık yetmezliklerinde ve yumurta rezervi azalmış hastalarda PRP tam bir tedavi sistemi diyebiliriz.”
İLERLEYEN VAKİTTE RUTİN BİR FORMÜL HALİNE GELECEK
İlerleyen vakit içerisinde PRP’nin tüm dünyada tüp bebek tedavilerinde rutin uygulanan bir prosedür haline geleceğine inandığını söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Bayan Hastalıkları Doğum, Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, “Güvenilirliği konusunda bir sorun yok, üstelik görünen bir yan tesiri de yok. PRP nasıl dize ve yüze enjekte ediyorlarsa biz de yumurtalığa enjekte ediyoruz. Enjekte edilen hücreler olgun beden hücreleri olduğu için de önemli bir yan tesir göstermesi çabucak hemen olanaksız. Gereksiz ön yargılardan ötürü bu sonuçları yayınlamak da sıkıntı oluyor” diyerek kelamlarını noktaladı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
