enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpurfaşanlıurfa
DOLAR
32,2816
EURO
34,9608
ALTIN
2.450,25
BIST
10.173,42
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Çarşamba Az Bulutlu
19°C
Perşembe Az Bulutlu
22°C
Cuma Az Bulutlu
22°C
Cumartesi Az Bulutlu
22°C

TBMM’de Urfa ziyaretini değerlendirdi –

TBMM’de Urfa ziyaretini değerlendirdi –
29.04.2022 12:08
A+
A-
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Şanlıurfa’nın önemli bir sahipsizlik sorunu olduğunu belirterek, “İktidara en çok oy veren illerden biri de Şanlıurfa. Buna rağmen halkın sorunlarıyla ilgilenilmeyen, tepeden bakılan bir şehir” dedi.

Halkların
Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu,
Şanlıurfa ziyaretini TBMM’de düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi.

Şanlıurfa’da
önemli temaslarda bulunduğunu kaydeden Gergerlioğlu, kentte çok önemli sorunlar
gördüğünü belirtti.

Urfalı
kimliğini hiçbir zaman unutmadığını vurgulayan Gergerlioğlu, değerlendirmesinde
şu ifadelere yer verdi:

ATATÜRK BARAJI’NIN YANINDAKİ HALK
SULAMADA SIKINTI YAŞIYOR!

“Biz
Hilvan’a gittiğimizde Hilvan halkının Atatürk Barajı, Fırat’ın sularına çok
yakın olmalarına rağmen sulama kanalları konusunda çok önemli yetersizlikler
yaşadıklarını ve topraklarını yeterli sulayamadıkları bilgisini aldık. Düşünün
ilinizde büyük bir su deryası var ama kendi topraklarınızda sulama konusunda
büyük sıkıntılar yaşanıyor.

DEDAŞ HALKI İNİM İNİM İNLETİYOR

Aynı
zamanda bir DEDAŞ sıkıntısı olduğunu gördük. Urfalılar, illallah etmiş
durumdalar DEDAŞ’tan. DEDAŞ halkı inim inim inletiyor. Sırtını iktidara dayamış
olan kurum, vatandaşın elektriğini olur olmaz zamanlarda keserek vatandaşı mahvediyor.
Çok büyük şikayet var DEDAŞ’tan. DEDAŞ konusunda neden bir şey yapılmıyor?
Demek ki DEDAŞ sırtını iktidara dayamış. Bu da birtakım açık veriler ile
ortada. Bu konuda çok önemli eleştiriler var. DEDAŞ’ın bu anlamsız elektrik
kesintilerinden dolayı çiftçiler çok büyük bir ıstırap içerisindeler. Sulama
noktasındaki sıkıntılardan dolayı çiftçilik gerçekten çok zor durumda.
Çiftçiler artan elektrik paraları, mazot paraları, DEDAŞ’ın elektrik
kesintileri, su yetersizliği ve maalesef ki son haftalarda üzerine eklenen
kuraklık nedeniyle çok sıkıntıdalar. Birçok çiftçi ile konuştuk. Artık
gayretlerinin boşuna olduğunu, bu toprakları bırakıp gideceklerini ve boş yere
kürek çektiklerini, anlamlı olmadığını, her şeyin çok pahalı olduğunu, gübrenin
korkunç bir şekilde arttığını, mazotun müthiş bir şekilde arttığını,
elektrik-su konusunda faturaların çok ağır bir şekilde geldiğini ve DEDAŞ’ın
sık sık kesintileriyle perişan olduklarını söylüyorlar.

URFA’NIN BEREKETLİ TOPRAKLARI
BETONLA DOLUYOR

Urfa’da
betonlaşma var. Urfa’nın o çok bereketli toprakları maalesef ki imara açılmadan
dolayı betonlar ile doluyor. Aslında eğer imara açacaksan sarp dağlık arazileri
imara açmalısın, yoksa Urfa’nın o her yerde bulunmayan o çok mümbit
topraklarında imar izni verilmesi çok büyük bir hatadır. Bundan dolayı şehrin
görünümü değişiyor. Şehrin görünümü ve tarım ağırlıklı yönü değişiyor ve
betonlaşma olduğunu görüyoruz. Tüm bunlardan dolayı Antep fıstığı ağaçlarının
kesildiği haberleri geliyor. Geçtiğimiz gün Karaköprü’de bir imara açılan
alanda fıstık ağaçlarının yoğun bir şekilde kesildiğini üzüntüyle gördük. Biz
ağaçları yaşatmaya çalışırken, o mümbit arazilerine boş yere verilen imar
izinleri ile fıstık ağaçlarının o uzun yıllar boyunca ancak verimli bir hale
gelene kadar bekletilen o fıstık ağaçlarının kesildiğini, o mümbit topraklarda
betonların oluştuğunu görmeye başladık ve bu noktada Şanlıurfa Valiliği ve
Şanlıurfa Belediyesi’ni uyarıyorum. Biz bunları takip ediyoruz. İmara, ranta
dayalı bu anlayışı kınıyorum.

İSOT URFA’NIN MİLLİ BESİNİDİR

Urfa’da
isot son derece önemli bir besindir. Tüm yemeklerde kullanılır. Urfa’nın milli
besinidir ve fiyatının müthiş bir şekilde arttığını gördük. Esnafla oturduk,
konuştuk. Halkımız ile konuştuğumuz zaman ekonomik sıkıntılarının tavan
yaptığını gördük, insanlar inim inim inliyorlar. Bir işçi kardeşimiz ile
konuştuğumuz zaman asgari ücretteki artışın hiçbir anlamının olmadığını, çünkü
enflasyonun yoğun bir şekilde arttığını gördük. Balıklıgöl civarındaki esnaf
ile ve binlerce esnafı dinlediğimiz zaman da Urfa’nın sahipsiz olduğu
gerçeğinin yoğun bir şekilde vatandaşlarca altının çizildiğini gördük.

URFA’DA HAYVANCILIĞIN BİTMİŞ
OLDUĞUNU GÖRDÜK

Urfa’da
kasaplar ile görüştüğümüz zaman hayvancılığın bitmiş olduğunu gördük. Bir
kuyruk yağının bile ciğer fiyatlarını aştığını, 120 TL’yi bulduğunu, ciğerin
kilosunun 100 TL iken, kuyruk yağının kilosunun 120 TL’yi bulmasının da bölge
ekonomisini etkilediğini çünkü turistik bir alanda, yemek kültürünün olduğu bir
alanda bu fiyatların yükselmesinin hem üretici hem tüketici açısından çok
önemli zararlara yol açtığını da gördük. Her kesimden insanlarımız ile
konuştuk. Esnafla, çiftçiyle, çalışanla, üretenle, tüketenle, herkesle
konuştuğumuzda iş yerlerini kapatma hazırlığı içerisinde olan esnafları gördük.
Artık çiftçiliği bırakacağım, diyen çiftçileri gördük. Umutsuz olan gençleri
gördük.

URFA TURİZMDE OLMASI GEREKEN
NOKTANIN ÇOK UZAĞINDA

Urfa’nın
tarihi Gümrük Hanı’nı gezdik. Urfa’nın aslında tarihi ve turistik yönleriyle
muazzam bir şekilde 5-6 milyon kişiye her yıl ev sahipliği yapacak bir
kapasitede bir şehir. Turizm altyapısı çok yetersiz ve kamu görevlilerinin bu
meseleye bakış açılarının eksikliği söz konusudur. Urfa bu nedenlerle turizmde
olması gereken noktanın çok uzağındadır. Aslında Urfa için birçok dezavantajlı
durum olmasına rağmen, yüksek nüfus, kentte ayrıca 1 milyona yakın Suriyeli
vardır, turizm gelirleriyle iyi bir yere gelebileceğini düşünüyorum. Suriyelilerin
yoğun bir şekilde bölgede bulunmasının getirdiği bazı yükler ve sorunlar var.
Bu insanlar bir nefret objesi olarak görülmemelidir… Urfa’da artan bir
gerginlik olduğunu gördük. Eğer iktidar gereken göç politikalarını yürürlüğe
koymazsa bu gerginlik patlamalara yol açabilir. Buradan da bu uyarıyı yapmış
olalım. İktidar, Suriyelileri ülkeye kabul ettikten sonra düzgün bir göç
politikası oluşturmayıp halkla Suriyelileri karşı karşıya getirirse bunun
faturasının mazlum insanlar ödeyecektir. Bu sıkıntılar olduğu zaman, iktidarın
bu yanlış politikaları daha bir ortaya çıkacaktır. Zarara uğrayanlar maalesef
zarara uğramış olacaktır.

VEKİLLERİN KENTİN SORUNLARIYLA
İLGİLENMEDİĞİNE İLİŞKİN ŞİKAYETLER ALDIM

Urfa’dan
seçip Ankara’ya gönderdiği iktidar vekillerinin maalesef hiç etkin
olmadıklarını, Urfa sorunlarıyla ilgilenmedikleri konusunda son derece önemli
şikâyetler aldım.

Böyle bir
gerçeklik de vardır. Bunun da altını çizmiş olalım. Urfa’da biz önemli bir
sahipsizlik sorunu olduğunu gördük. İktidara en çok oy veren illerden birisi de
Şanlıurfa’dır. Buna rağmen halkın sorunlarıyla ilgilenilmeyen, tepeden bakılan
bir şehir. Maalesef Urfa siyaseti, Ankara’dan yönetilmektedir. İnsanların
Urfa’dan seçip Ankara’ya gönderdiği iktidar vekillerinin maalesef hiç etkin
olmadıklarını, Urfa sorunlarıyla ilgilenmedikleri konusunda son derece önemli
şikâyetler aldım. İktidar maalesef Urfa’ya bir oy deposu olarak bakıyorlar.
Bölgedeki feodal anlayışlar, demokratik bilincin yükselmemesi, demokratik
katılımın artmaması dolayısıyla da halkın bu iktidar ve siyasetçilerin yanlış
anlayışlarına yönelik etkin eleştirileri mevzu bahis olmuyor. 

 


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.