Pera Sinema, irtibat araçları ve sanat ortasındaki diyaloğa odaklanan “Ve Artık Güzel Haberler” standı kapsamında, geçen yılın çok konuşulan …
Pera Sinema, irtibat araçları ve sanat ortasındaki diyaloğa odaklanan “Ve Artık Güzel Haberler” standı kapsamında, geçen yılın çok konuşulan sinemalarından “Sansür”ü izleyicilerle buluşturuyor. Medyanın, şiddet içerikli görüntülerin toplum üzerindeki tesiri hakkındaki tartışmaları doruğa taşıdığı 1980’lerde geçen “Sansür”, kurgu ile gerçeklik ortasındaki çizgiyi çözmeye çalışan Enid’in kıssasını husus alıyor.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi Sinema ve Görüntü Programları kapsamında gösterime sunulan “Sansür”, travma sonrası problemleri 1980’ler görüntü estetiğinden ödün vermeden ekrana yansıtıyor ve tipinin en âlâ sinemalardan biri olarak nitelendiriliyor. Heavyhorror.com’da “gerçeküstü ve çarpıcı olduğu kadar tuhaf şekilde rahatsız edici” kelamlarıyla övülen ve yenilikçi lisanıyla dikkat çeken sinema, David Lynch, Harmony Korine, Quentin Tarantino ve Douglas Sirk hayranı Prano Bailey-Bond’un imzasını taşıyor. Özel gösterimler, 6 ve 7 Ağustos’ta saat 17.00’de Pera Müzesi Oditoryumu‘nda fiyatsız gerçekleşecek.
Kurgu ile gerçeklik arasında
Bailey-Bond’un birinci uzun metrajlı sineması olan “Sansür” 1980’lerde slasher sinemalarından çok şiddet içeren sahneleri kesmekle sorumlu sansür heyetinde çalışan kurgucu Enid’i mevzu alıyor. Enid, onay verdiği sinemalardan birindeki prosedürle müthiş bir dizi cinayetin işlenmesiyle sarsılırken, asıl şoku onay için gelen sinemalarda kendi geçmişiyle ilintilendirdiği feci sahneler gördüğünde yaşıyor.
164 sanatçı, 300’e yakın eser
Özel gösterimin esinlenildiği “Ve Artık Düzgün Haberler” standı 7 Ağustos’a kadar Pera Müzesi’nde ziyaret edilebilir. Basın ve sanat ortasındaki etkileşimin izini süren “Ve Artık Yeterli Haberler”, Annette ve Peter Nobel’in “Basın Sanatı” (Press Art) ismini verdikleri koleksiyondan Christoph Doswaldküratörlüğünde hazırlandı. Ondokuzuncu yüzyıldan günümüze, medya tarihinde son 150 yılın bilim, kültür ve siyasetteki en can alıcı problemlerini gözler önüne seren stant, geçtiğimiz 20 yılda yaşanan büyük değişimlere ve bu değişimlerin medya sanatındaki tesirlerine ait de kıymetli ipuçları veriyor.
Sergide Alberto Giacometti, Aleksandr Rodchenko, Andy Warhol, Andreas Gursky, Jenny Holzer, Bedri Baykam, Barbara Kruger, Christo, David Hockney, Dennis Hopper, Elmgreen & Dragset, Fernand Légér, Georges Braque, Henri Cartier-Bresson, Joseph Beuys, Hasret Günyol & Mustafa Kunt, Le Corbusier, Malevich, Man Ray, Mayakovski üzere Türkiye’den ve dünyadan değerli isimlerin ortalarında bulunduğu 164 sanatkarın fotoğraf, fotoğraf, kolaj, yerleştirme, görüntü üzere farklı araçlarla ürettiği 300’e yakın eser yer alıyor.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
