enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhpurfaşanlıurfa
DOLAR
32,3061
EURO
35,0074
ALTIN
2.456,03
BIST
10.184,16
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
21°C
Cuma Parçalı Bulutlu
24°C
Cumartesi Az Bulutlu
24°C
Pazar Az Bulutlu
24°C

Varikosel Hastalığında Ameliyatsız Tedavi…

Varikosel Hastalığında Ameliyatsız Tedavi…
A+
A-

Varikosel Hastalığında Ameliyatsız Tedavi…

Özel Egepol Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Emrah Güven, erkek kısırlığının sık görülen sebeplerinden olan Varikosel rahatsızlığının ameliyatsız tedavisinin mümkün olduğunu söyledi.

Uzm. Dr. Güven, testislerin toplar damarlarında meydan gelen genişleme nedeniyle görülen Varikosel’in özellikle genç erkeklerde sperm kalitesini ve sayısını olumsuz etkilediği ifade etti.

Hastalığın ağrı şikayeti ile kendini belli ettiğini belirten Dr. Mehmet Emrah Güven, “Varikosel tanısının konulmasında en önemli yöntem doppler ultrasonografidir. Doppler USG klinik muayene tedavide karar vericidir. Varikosel, sol testis toplardamarının pozisyonundan dolayı genellikle sol tarafta oluşur. Varikosel ek taraflı olsa da sperm üretimini bozabilir. Varikosel tanısı konulduğunda sperm sayısında ve hareketlerinde bozulma varsa, testisteki ağrı günlük yaşantıyı etkiliyorsa tedavi uygulanmalıdır” dedi

 Hasta Aynı Gün Taburcu Olabiliyor

Varikoselin ilaçlarla tedavi edilebilen bir hastalık olmadığını kaydeden Dr. Mehmet Emrah Güven, girişimsel bir yöntem olan Embolizasyon ile hastanın ameliyat olmadan sağlığına kavuştuğunu dile getirdi.

Bu yöntemin klasik cerrahiye tedaviye göre birtakım avantajlar sunduğunu vurgulayan Dr. Güven şöyle devam etti: “Tedavi alternatifleri açık cerrahi, laparoskopik cerrahi ve embolizasyondur. Üroloji uzmanları sıklıkla cerrahi yöntemle tedavi uygulamaktadır. Embolizasyon işlemi ise son yıllarda gittikçe uygulanma sıklığı artan ve başarılı sonuçlar elde edilen bir yöntemdir. Biz de kliniğimizde embolizasyon işlemini uygulamaktayız. İşlem girişimsel radyologlar tarafından yapılan günübirlik bir işlemdir, gece hastanede kalmak gerekmez. Anjiografi ünitesinde lokal uyuşturma ile ultrason eşliğinde kasık toplar damarından yapılır. İşlemde özel kataterlerle embolize edilecek damara ulaşılır ve embolizasyon için özel tıkayıcı materyaller kullanılarak yapılır. İşlem ortalama 45 dk. 1 saat sürer. İki saat takip sonrası hasta aynı gün normal yaşamına dönebilir. Kasık toplar damarından yapılan işlemde herhangi bir iz kalmaz. İşlem lokal uyuşturma ile yapılır. Genel anestezi gerektirmez. Teknik olarak hem genişlemiş hasta damar hem de buna sebebiyet veren damarda embolizasyon ile dolaşım ortadan kaldırıldığı için çok etkin bir tedavi yöntemidir. Hastanın cildinde herhangi bir kesi yapılmadığından yara yeri ağrısı ve enfeksiyon riski yoktur. Cerrahi yöntem ile kıyaslandığında başarı oranı benzerdir. Tekrarlama riski daha azdır” ()

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.