Deri Dökülmelerinde Bu Etkenlere Dikkat

Dermatolog Dr. Bahar Öznur, bilhassa erkeklerde daha sık “kepek” meselesiyle ortaya çıkan ”Seboreik Dermatit“ hastalığının toplumun yüzde 11’inde görüldüğünü söyledi. Dr. Bahar Öznur, yaz devrinde azalan kaşıntıların tam olarak geçmeyeceğini ve tahlil için tabibe başvurmak gerektiğini vurguladı.

Saçlı deri ve yüz bölgesinde ortaya çıkan kızarıklık, pullanma, kaşıntı ve kabuklanmalar çoklukla ”Seboreik Dermatit“ yahut halk arasında “yağlı egzama” olarak da bilinen inflamatuar bir deri hastalığını işaret ediyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Bahar Öznur, toplumun yüzde 11’inde bu sorunun yaşandığını belirterek “Bu hastalığın, kepeklenme ile seyreden hafif formu, bilhassa erkeklerde çok daha sık görülüyor. Her ne kadar alevlenme ve iyileşmelerle seyretse de tam olarak geçmemekte ve kronik bir seyir izlemektedir. Hastalığın öncelikli tedavi prosedürleri arasında faal gerilim denetimi gelmektedir” dedi.

Bebeklerde “konak” olarak görülüyor

Dr. Bahar Öznur hastalığın en çok saçlı deri, burun kenarları, kaşlar ve kulak artları, göğüs arasında kızarıklık, kaşıntı, kabuklanma ve pullanma biçiminde görüldüğünü, ekseriyetle 6 aydan küçük bebeklerde görülen biçiminin ise halk arasında “konak“ olarak bilindiğini söz ederken, bu durumun ekseriyetle bir yaş civarında zaten düzeldiğini söyledi.

Yaz aylarında hafifliyor

Hastalığın çoğunlukla ‘Malassezia Furfur’ ismi verilen ve doğal deri floramızda yerleşim gösteren bir mantarın çok artışı ve bedenimizin bu mantara karşı geliştirdiği hassaslıktan kaynaklandığını belirten Dr. Bahar Öznur, başka faktörleri ‘stres, soğuk ve kuru hava, yağlı cilt, alkol bazlı losyonların kullanımı, genetik yatkınlık ve hormonal düzensizlikler’ olarak sıraladı. Dr. Bahar Öznur, hastalığın yaz aylarında ve nemli ortamda hafiflemesinin güneş ışığının tedavi edici tesirine bağlı olduğunu da söz etti.

Bazı hastalıklara eşlik edebilir

Seboreik Dermatit’in ayrıyeten kimi hastalıklara eşlik ettiğini belirten Dr. Bahar Öznur şöyle konuştu: “Bu hastalıklar arasında bağışıklık sistemini baskılayan durumlar; organ nakli, HIV enfeksiyonu ve lenfoma sayılabilir. Nörolojik hastalıklar (Parkinson hastalığı vb) ve ruhsal hastalıklara da eşlik edebilir. Ayrıyeten kimi ilaçların kullanımı hastalığı artırabilir.”

Sedef hastalığıyla karıştırmayın

Seboreik Dermatit kaşıntılarının, sedef hastalığıyla karıştırılabildiğine dikkat çeken Dr. Bahar Öznur, “Klinik olarak sedef hastalığında, mumsu sedef rengi ve kalın plaklar daha yoğun izlenir lakin deriden alınacak deri biyopsisini patolojik incelemeye göndererek teşhis konulabilir. Ayrıyeten iki hastalığın tedavisi benzeri olduğundan çoğunlukla düzelmeler birebir oranda olur” diye konuştu.

Stres denetimi şart!

Hastalığın tedavisinin belirtilerin azaltılmasına yönelik olduğunun altını çizen Dr. Bahar Öznur,strese bağlı gelişen olgularda öncelikle faal bir gerilim denetimi önerildiğini anlattı. Tedavide saçların aralıklı olarak “antiseboreik” şampuanlarla yıkanması gerektiğine değinen Dr. Bahar Öznur “Kullanılan şampuanlara direnç gelişebileceğinden 3-4 ayda bir değiştirmek gerekebilir. Hastalara çoklukla çinko pirition, selenyum sülfit, ketokonazol, katran, salisilik asit içeren şampuanların kullanımı önerilir. Bu şampuanlar, saç tabanlarında çok kuruluk ve hassasiyet yaratabilir, münasebetiyle aralıklı kullanılmalıdır.” dedi.

Dr. Bahar Öznur hastalara “topikal kortizon” içeren krem ve solüsyonların önerildiğini de belirterek “Ancak bu üslup eserleri uzun mühlet kullanmak deride incelme yapabileceğinden denetimli kullanılması gerekir” dedi. Dr. Bahar Öznur lokal olarak uygulanan antiinflamatuar kremlerin uzun periyot itimatla kullanılabileceğini, ilerleyen evrelerde ise mantara karşı tesir eden kremler tercih edilebileceğini söz etti.